Dijitalleşmeden dijital dönüşüme
2!. Yüzyılı değişim yüz yılı diye isimlendiriyoruz. Değişim süreklilik kazandığı için, hiç bitmeyecekmiş diye varsayıyoruz. Günümüzde her şeyin temelinde değişim yatmaktadır. Değişimi kabul etmeyen yapılar yok olmaya mahkumdur. Değişimi rakiplerinden sonra taklit eden kuruluşlar da, oldukları yerde kalacaklardır. Uzun dönem performanslarını arttıracak firmalar da, gelişecekler ve lider konumuna geleceklerdir. Dijital Dönüşüm de bu değişimi sağlayan unsurlardan biridir.
Dijital dönüşüm, farklılık yaratacak iş ve pazar gereksinimlerini karşılamak için, yeni iş süreçleri yaratmak, kültür ve müşteri deneyimleri oluşturmak veya mevcut olanları değiştirmek ve yönetmek için dijital teknolojileri kullanma işlemidir.
Şirketlerin satış, pazarlama ve müşteri hizmetleri gibi geçmişten gelen yapılanmaları vardır. Günümüzde dijital dönüşüm, müşteriler hakkında nasıl düşündüğünüz ve onlarla nasıl iletişim kurduğunuzla yani, CRM ile başlar ve müşteriyi memnun ettiğiniz noktada yine CRM ile biter. İşimizi yönetmek için kağıttan elektronik tablolara ve akıllı uygulamalara geçerken, dijital teknoloji ile nasıl iş yaptığımızı, müşterilerimizle nasıl iletişim kurduğumuz, yeniden tasarlama fırsatımız ortaya çıkmaktadır.
Dijital dönüşüme yeni başlayan işletmeler için, iş süreçlerini yeniden kurmalarına ve daha sonra zorunlu olarak dönüştürmelerine gerek yoktur. Kuruluşlarını baştan sona geleceğe hazırlayabiller. Excel tablolar ve el yazısıyla yazılmış defterler üzerine 21. yüzyılda bir iş kurmak sürdürülebilir değildir. Dijital olarak düşünmek, planlamak ve inşa etmek firmaları çevik, esnek ve büyümeye hazır hale getirir.
İşlerin nasıl yapıldığına ve nelerin dönüştürdüğüne bakmadan önce, temel bir soruyu yanıtlamak gerekiyor. Kağıt ve kalemle kayıt tutmaktan, dijital teknolojiler üzerine kurulu dünyayı değiştiren işletmelere nasıl geçtik?
Dijitalleşme, analogdan dijitale geçiş operasyonudur. Çok uzun zaman önce, işletmeler kayıtlarını kağıt üzerinde tutmaktaydı. İster defterlere el yazısıyla, ister belgelere yazılmış olsun, iş verileri analogdu. Bilgi toplamak veya paylaşmak istiyorsanız, kağıtlar ve dosyalar, fotokopiler ve fakslar gibi fiziksel belgelerle uğraşırdık. Daha sonra bilgisayarlar kullanılmaya başlandı. Çoğu işletme, kağıtlara mürekkep ile işledikleri kayıtlarını dijital bilgisayar dosyalarına dönüştürmeye başladı. Buna sayısallaştırma denildi, yani bilgileri analogdan dijitale dönüştürme işlemi.
Bilgiyi bulmak ve paylaşmak, bilgiler sayısallaştırıldıktan sonra çok daha kolay hale geldi, ancak işletmelerin yeni dijital kayıtlarını kullanma biçimleri büyük ölçüde eski analog yöntemleri taklit etti. Bilgisayar işletim sistemleri, yeni kullanıcılar için tanıdık ve daha az korkutucu hissetirmek için dosya klasörlerinin simgeleri ile tasarlandı. Dijital veriler, işletmeler için analogdan daha verimliydi, ancak iş sistemleri ve süreçleri hala büyük ölçüde, bilginin nasıl bulunacağı, paylaşılacağı ve kullanılacağına ilişkin analog fikirleri etrafında tasarlandı.
Yerleşik çalışma yöntemlerini daha basit ve daha verimli hale getirmek için sayısallaştırılmış bilgiyi kullanma sürecine dijitalleşme süreci denir. Dijitalleşme, iş yapma şeklinizi değiştirmek veya yeni iş türleri yaratmakla ilgili değildir. Bu, mevcudun devam ettirilmesi ile ilgilidir, ancak verilerinize anında erişilebildiğiniz ve tozlu bir arşivdeki bir dosya dolabında hapsolmadığınız için artık daha hızlı ve daha verimli çalışıyorsunuzdur.
Dijital teknoloji geliştikçe, insanlar sadece eski şeyleri daha hızlı yapmak için değil, iş teknolojisini yeni şekillerde kullanmak için fikirler üretmeye başladılar. Bu, dijital dönüşüm fikrinin şekillenmeye başladığı zamandır. Yeni teknolojilerle, yeni şeyler ve bunları yapmanın yeni yolları birdenbire mümkün olmuştur.
Dijital dönüşüm, iş yapma şeklini değiştirir ve bazı durumlarda tamamen yeni iş adımları yaratır. Dijital dönüşümle birlikte şirketler bir adım geri atar ve iç operasyonlarından, müşteri etkileşimlerine kadar, hem çevrimiçi, hem de kişisel olarak yaptıkları her şeyi yeniden gözden geçirirler. Süreçlerini daha iyi karar verme, iş yapma kurallarını değiştiren, verimlilikler yaratan veya daha fazla kişiselleştirme ile, daha iyi bir müşteri deneyimi sağlayacak şekilde değiştirebilirler.
Dijital dönüşümün önemli bir unsuru, teknolojinizin potansiyelini anlamaktır. Yine bu, “İşleri aynı şekilde ne kadar hızlı yapabiliriz?” diye sormak anlamına gelmez. Bu, “Teknolojimiz gerçekten neler yapabilir ve teknoloji yatırımlarımızdan en iyi şekilde yararlanmak için işimizi ve süreçlerimizi nasıl uyarlayabiliriz?” diye sormak anlamına gelir.
Dijital dönüşüm, işletmeleri geleneksel ekip ve departman fikirleri de dahil olmak üzere her şeyi yeniden düşünmeye götürür. Dijital Dönüşüm önce bu fikrin kabul edilmesi ile başlar. Kabul işlemini zorunlu olmadan önce fırsat ve zaman varken uygulamak gerekir.
Atilla Yıldıztekin
Tedarik Zinciri ve Lojistik yönetimi Danışmanı
Tel: 0. 532 215 6818